Peşin söyleyeyim: Önümüzdeki aydan itibaren gündem yine tarım olacak.
Mevsime bağlı, tarla ve bağ-bahçe hasadının sonuna geliyoruz.
Gelecek ay biraz çeltik konuşacağız; sonra bitecek.
Yazlık sebze ve bakliyatı depoladık. Kuruttuk, kaynattık.
Kurbanları da kestik: Geçen yıla göre fire versek de, açığı soğutuculara yüklenerek kapattık.
Diyeceksiniz ki; daha nedir gündem olacak? Karıştırma ortalığı!
Mutfakta yangın mangın çıkmaz artık.
Çıksa ne yazar ki; 30 yıllık sertifikalı pilot olan bakanımız var.
Atlar yangın uçağına, sıkar suyu, söndürür.
Yani korkacak bir şey de yok, abartacak bir şey de.
Bakan olmuş insan, itfaiye işini mi yapamayacak?
Galiba haklısınız!
Biz niye yırtınıyoruz ki o zaman: Yok, tarım bir ihtisas işidir; 'dedem bağcı idi, anam iyi inek sağardı, babam da bakandı zaten, Aspir'i de Biyodizel'i de biliriz biz' demekle olmaz diye.
Sürpriz olacak ne var; Tarım Bakanı olmak varken.
Hem üretimi ben yapmıyorum ki; köylü adamlar yapıyor.
Ucuz satsınlar canım, sende!
Dedim ya, galiba haklısınız!
Biz yetersiz muhteris tarımcılar abartıyoruz.
Çiftçiler, haydi köylü adamlar olsun, gayet memnun hayatlarından.
İtirazı olan kırsaldaki sandık sonuçlarına baksın.
Umurlarında bile değil, önümüzdeki aydan itibaren gündemin yine tarım olup olmaması.
Bir kaç şehirli çıkar, birkaç laf eder.
Biz zaten izlemiyoruz onları.
Asıl siz şu yetersiz muhteris tarımcılara mukayyet olun.
Onları konuşturmayın, yoksa onların magazini yok.
Kitabın ortasını bile biliyorlar.
Kitap deyince de bizim için akan sular duruyor.
Tutturmuşlar; tarım bir ihtisas işidir: en az 1.500 konusu vardır ve ömrünüz sadece birine yetmez.
Kifayetsiz muhterisler; sizi gidi!