Cumhuriyet döneminin tamamını göz önünde bulundurduğumuzda din ve vicdan özgürlüğünün en serbest olduğu dönem şüphesiz AK PARTİ dönemidir.
Ondan önce ANAP döneminde TCK'nın 163, 1451, 142 maddeleri kaldırılınca Müslümanlara yönelik yasa baskısı kısmen kaldırılmış oldu. Aslında merhum Özal'ın tavrı ile mahalle baskısı da büyük oranda azaltılmış oldu.
Belirtmekte yarar vardır ki; Ak Parti döneminde bu rahatlık İslamlaşma yönüne değil de çıkarlar yönüne evirilmiştir.
2013'den sonra devlete ve meşru iktidara yönelik FETÖ'nün eylemleri yeni bir mahalle baskı türü ortaya koymuştur. Ama bu mahalle baskısı formel olup, öncekilere hiç benzememektedir.
Neden mi?
Her şeyden önce birkaç kişi eksiği ile Anayasayı değiştirebilecek güce sahip bir siyasi iktidar vardır.
Bu siyasi iktidarın lideri bir anda milyonları meydanlara toplayıp motive edebilmektedir.
Yine bu iktidarın o günün şartlarında ekonomi ve siyaset yönetimi başarılı kabul edilebilmektedir.
Böyle güçlü bir siyasi iktidara karşı bir televizyon ve iki gazete ile karşı koymak ne derece akıllı bir hareketti.
Yıllar önce okumuştum.
Bülent Ersoy bir programının çıkışında bir genç ona laf atmıştı.
Bülent Ersoy geriye döner ve bakar ki laf atan gencin sağında ve solunda iki kadın vardır.
Bülent Ersoy ne derse beğenirsiniz!
'Ulan!.. Yanında iki kadın görmekle kendini erkek mi sandın?'
Gücünü ve kuvvetini başkasından alanların sayılarıyla övünen ve bunun için de bu kişilerle hükümeti devirmeye çalışan FETÖ mensupları bilmeliydiler ki; İşin başında bulunan kişi şarteli kapattığı zaman o yanan ampüller misali hepsi fonksiyonsuz kalır. Yani yetkisiz kalır. Koca bir general ya da emniyet müdürü bir anda sıradan bir insan olur. Değil silahını kullanmak, taşıma bile taşıyamaz.
Bu örgütün tasfiyesi, beraberinde Müslümanların üzerinde formel bir mahalle baskısı oluşturmuştur.
Kurunun yanında yaş'ın da yanmaması için bu formel mahalle baskısı yine Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından acilen kaldırılmalı ve bu konu tashih edilmelidir.
Aksi halde bu baskının faturası yalnız bir veya iki cemaate değil, bütün Müslümanları ve hatta iktidarı etkileyebilir.
Her cemaat FETÖ değildir. Ve olamaz da…
Selam ve sevgi ile…