Türkiye'deki belediyelerin durumu içler acısı. Pek çok belediyenin kıpırdayacak hali kalmamış. Öyle belediyeler var ki, rutin hizmetlerini bile yerine getiremiyor, işçisinin maaşlarını bile ödeyemiyor. Samsun'daki belediyelerin birçoğunun bundan farkı yok.
Peki, belediyeler bu hale nasıl geldi?
Elbette kötü yönetilmenin etkisi çok büyük. Belediyeler eğer iyi yönetilmiş olsalardı bu duruma düşer miydi? Bunca acı tecrübelerden sonra belki ders alınır diye beklenirken, ne yazık ki o dersin de alınmadığı anlaşılıyor.
Belediyelerde devir teslimlerinden sonra yaklaşık 3 ay geçti. Uygulamaları ve gelişmeleri yakından takip ediyoruz. ' Senin adamın, benim adamım' mantığı almış başını gidiyor. Yerleri değiştirilen, sürülen hatta işinden edilen insanlar… Bunu her partili belediye başkanı yapıyor. ' Benim adamım olsun da ne olursa olsun' zihniyeti bu ülkede bir türlü değişmedi.
Bunu, görevi farklı bir partinin belediye başkanından devralan da yapıyor, kendi partisinin belediye başkanından devralan da. Daha bu işlerden fırsat bulup, işine gücüne bakan, seçim öncesi açıkladıkları projelere başlayan bir tek belediye yok.
Ortada bir kriter yok. Liyakate kesinlikle dikkat edilmiyor. Başkanların yetkileri çok geniş. Aşırı yetkilere sahipler. Aslında bu yetkiler halkın menfaatine hizmet olarak kullanılması gerekirken, kötüye kullanılıyor ve belediyeler de batağa sürükleniyor.
Geçen hafta ziyarete gittiğim bir yerde bir belediye başkanı ile karşılaştım. Kendisiyle bir süre keyifli bir sohbetimiz oldu. Belediyelerin bugün içine düştükleri bu kötü durumun sebebini sordum. Verdiği cevap hem samimi, hem de ilgi çekiciydi. Dedi ki başkan;
''Abi, belediye başkanlarının aşırı yetkileri var. Belediyelere bu kadar yetki verilmemeli. Yetki gerektiği yerde, gerektiği gibi halkın yararına kullanılırsa değer kazanır. Ama bizde maalesef öyle olmuyor. Yetkiler kötüye kullanılıyor. Öyle olunca da sonuçlar ortada. ''
Ben de kendisine, başkanlara verilmeyen yetki var mı? Diye sordum. Gerçekten tarihi bir cevap vererek hepimizi kahkahaya boğdu.
'' Yasa yapamıyoruz, adam asamıyoruz, para basamıyoruz.''
Bunca yetkiye sahip belediyelerin durumları da içler acısı. Söylenecek söz var mı?