Paradigma değişikliğine giden ve stres biriktirmeye devam eden 'Küresel Ticaret Savaşları' finans hareketlerinden, kurlara, emtia fiyatlarından enerjiye erişime kadar çok geniş bir yelpazede belirsizlik yaratmaya devam ediyor.
Belirsizlik dalgası küresel ekonomide yeni yatırımların gecikmesine, fiyatlamada yaşanan belirsizliklere yol açtığı gibi durağanlaşmanın itkisini oluşturmakta.
Yönetim sisteminde değişime giden ülkemizin böyle bir konjonktürde değişim sürecini gerçekleştireceğini unutmayalım.
Tarife Dışı Engeller
Küresel Ticaret Savaşında gelişmiş ülkeler, topluluklar ve birlikler ilk etapta tarife dışı engeller ile savaşı kendi lehine çevirmeye çalışıyorlar, çalışacaklar.
Birçok işletmemiz olağan ihracat/ithalat yaptığı ülkelerde bu sürprizlere hazırlı olmak durumunda.
ABD'nin Çelik ihracatına ek vergi getirmesi, Çin'den ithal edilen ürünlere yönelik yaptırımlar uygulaması yakın tarihte uygulanan Tarife Dışı Engellere yerinde örnek oluşturuyor.
Artan Maliyetler, Daralan Talep
Kurlardaki değişim, finansman maliyetlerindeki artış ve erişimin zorlaşması, enerji girdi maliyetlerinin artışı ürün/hizmet fiyatlaması üzerinde bir baskı oluştururken daralan talep karşısında işletmelerimizin akıllıca hareket etmesi gerekiyor. Süreç analizlerinin tekrar gözden geçirilerek, verimliliğe yönelik çalışmalar yapılması işletmelerimizin tek çıkış yolu.
Mavi Okyanuslar
Küresel rekabetin zayıf olduğu, dikkatlerden kaçan alternatif yurt dışı pazarlar işletmelerimiz için Mavi Okyanus olabilir. Dış Ticaret stratejilerinin tekrar gözden geçirilerek , alternatif bölgeler oluşturmak işletmelerimiz için kenarda değerlendirilmeyi bekleyen büyük bir potansiyel.
Rejenarasyon
İşletmelerimizin kuruluşundan günümüze kadar gelen süreçte zayıflayan , süreç içerisinde yıpranan ve rekabetçi özelliğini kaybeden birimlerinin yenilenerek zorlu koşullara hazırlıklı hale getirebilmesi için uygun bir zaman içerisindeyiz.
Yeniden Yapılanma
İşletmelerimizin sürekli ertelediği , biraz da çekindiği yurt içi/dışı ortaklıklarla işletmelerin yeni dünya düzenine hazırlıklı hale getirilebilmesi, mali ve teknolojik açıdan güçlenerek rekabet edebilirliğinin yükseltilebilmesi için en uygun süreç içerisindeyiz. Sürekli kaçındığımız , görmemezden geldiğimiz finansal ve teknoloji içeren evlilikleri gerçekleştiremeyen işletmelerimizi bir bir kaybettiğimize şahit olacağız.
Niş Alanlara Yoğunlaşmak
Ürün ve hizmetlerde yurt içi talep daralmasını aşabilmek için ithal ikamesi yaratan, yurt dışından ithal edilen ürün ve hizmetlerin üretimine yönelmek için uygun bir süreçteyiz. Devlet tarafından bu ürün ve hizmetlere sağlanan destekleri dikkate aldığımızda değerlendirilmeyi bekleyen bir potansiyelin varlığı kendiliğinden ortaya çıkacaktır.
Evet değerli okurlar , zor bir sürecin içerisindeyiz .
Önümüz kış ve zorlu bir kış bizi bekliyor.
Süreci iyi yönetebilmek, akılcı kararlarla ilerleyebilmek elimizde.
İlk etapta işletmelerimizin kendinden başlayarak küresele kadar olan boyutu iyi analiz edip, yapması gereken uygulamaları zaman kaybetmeksizin hayata geçirmesi gerekiyor.
Sağlıcakla
Kadir GÜRKAN