Millet: Aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, ülkü, duygu, kültür, gelenek ve görenek birlikteliği olan, kaderde, tasada ve sevinçte bir ve beraber olan insanların oluşturduğu topluluk diye tanımlanmaktadır. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB ) dağılmasından sonra bugün, Birleşmiş Milletler çatısı altında 6 bağımsız Türk devletinin bayrağı dalgalanmaktadır. Bunlar Türkiye, Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan, Türkmenistan ve Kırgızistan'dır. Her ne kadar, Türkiye hariç, bağımsızlığı resmen tanınmamış fakat dolaylı olarak tanınmış olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini de bu sayıya eklersek, bugün bağımsız 7 Türk devletinden söz edebiliriz. Burada en büyük duamız, yükselen KKTC bayrağının sonsuza kadar dalgalanmasıdır. Bağımsızlığına kavuştuktan sonra bu devletleri tanıyan ilk ülke Türkiye Cumhuriyeti olmuş ve her alanda bu ülkelerle olan ilişkilerini geliştirmiştir. Bir birlerinin iç işlerine karışmama, karşılıklı saygı, dostluk ve kardeşlik temelinde ilişkilerimiz gün geçtikçe gelişmeye devam etmektedir. Büyük devlet adamımız Atatürk 1925 yılında Bursa Türk Ocağında yaptığı konuşmada özetle Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Birliği'nin de tıpkı Avusturya Macaristan ve Osmanlı İmparatorluğu gibi bir gün dağılacağı; onun yönetimi altında dili, tarihi kökü itibarı ile bir olduğumuz devletlerin bağımsızlığına kavuşacağını, bu yüzden bugün için hazırlanmak ve tarih, dil ve kültür bağlarını sıkı tutmak gerekir' demiştir. Maalesef bu devletler bağımsızlığına kavuştuğun zaman bu duruma yeteri kadar hazır olmadığımız ortaya çıktı. Şurası bir gerçek ki kaybedilen zamanı kapatmak için çok çalışmamız gerekmektedir.
Geçtiğimiz 18 Ekim 2018 günü bu devletlerden bize en yakın olan Azerbaycan Cumhuriyeti, bağımsızlık yıl dönümünü kutladı. Azerbaycan bağımsızlığını kazandığı andan itibaren Türkiye Cumhuriyeti dış politikasında KKTC ile öncelikli yer alan ülke olmuş ve o bu konum devam etmektedir. SSCB döneminde Türk devletlerinde boy adları devlet ve millet adı yerine kullanılmak suretiyle bu toplulukların Türk oldukları unutturulmaya çalışılmıştır.2000- 2005 yılları arasında Kara Harp okulunda öğretim üyeliğim esnasında kardeş devletlerden gelen öğrencilere her zaman 'Azeri değil Azerbaycanlı Türk, Kırgız değil Kırgızistanlı Türk...' olduklarını, bunun bu şekilde kullanılması gerektiğini söylemişimdir.
2001 Yılında Azerbaycan Harp Okulu'nda görevim sırasında, 17 Mayıs 2001 günü Diyarbakır'dan havalanan CASA tipi uçak Malatya'da düşmüş, kazada özel kuvvetlere mensup 1 binbaşı 3 yüzbaşı 3 üsteğmen 16 astsubay 1 uzman çavuş 10 er olmak üzere toplam 34 askerimiz şehit olmuştu. O gün öğleye kadar Tabur komutanı olarak görev yaptığım makam odasında Azerbaycanlı bir kardeşimin gelip 'Komutanım, başınız sağ olsun acınızı paylaşıyoruz, şehitlerimize Allah rahmet eylesin, mekanları cennet olsun' demelerini bekledim. Fakat kimse gelmedi. Öğleden sonra Askeri eğitim vardı. Tekmil almayı müteakip birliği eğitim alanına sevk ettim ve orada yaptığım konuşmada şehitlerimizle ilgili olayı kısaca anlatarak 'Arkadaşlar, millet olmak demek kaderde, tasada ve sevinçte bir ve beraber olmak demektir. Sizden birinizin bile sabahtan bu zamana kadar acımızı paylaşan bir beyanda bulunmaması beni üzmüştür' içeriğinde birazda kızarak ve yüksek sesle bir konuşma yaptım. O tarihte hala eski dönem özlemi içinde olan bizim orda bulunmamızdan rahatsız olan bazıları onlara hakaret ettiğimi söyleyerek beni şikayet etmişler. Fakat beni iyi tanıyan ve güvenen komutanlarım konuya itibar etmemişlerdir. Bizler bugün Azerbaycan topraklarının 0/020 sinin ve asırlardır Türk toprağı olan dağlık Karabağ'ın işgalini Türk dünyasının en öncelikli sorunu olarak görüyoruz. Millet olarak kardeşlerimizin yanında olmayı en büyük vazife biliyoruz. Azerbaycan'dan ne zaman bir şehit haberi alsam, yukarıdaki anıyı da unutmayarak. Sosyal medya üzerinden acılarını paylaşıyor ve taziyelerimi iletiyorum. Ulaştığımız bu günlerde burada şehit olduğunda oradaki kardeşlerimizin de aynı duyarlığı göstermelerinden mutlu oluyorum. Sonuç olarak bir millet, iki devlet şuurunun bir millet 7 devlet şeklinde sonsuza kadar devamını diliyorum.
Emekli Kurmay Albay İbrahim Yıldırım