Ankara'dan gece geç saatlerde hareket eden otobüs, diğer yolcularla birlikte bu şehre daha önce hiç yolu düşmemiş bir yolcuyu da taşıyordu. Elmadağ, Kırıkkale, Delice, Sungurlu, Çorum, Merzifon, Havza, Kavak derken tek yönlü ve birçok yerde de yılan eğrisine benzeyen yol bitmiş, otobüs nihayet şehre girmişti. O sırada, güneş daha yeni doğuyordu ki tepeden deniz göründü.
Karadeniz çarşaf gibiydi. Kendi kendine, ilginç! Karadeniz'de böyle mi olurmuş dedi. O zamana kadar Karadeniz'i hep hırçın olarak bilirdi. Çünkü Samsun'u bilen dostları öyle anlatmışlardı kendisine. Ankara'daki diz boyu karın aksine, kış sanki bu şehre hiç uğramamış, Samsun'da adeta bahar havası yaşanıyordu. Takvimler 1985 yılının ocak ayını gösterirken, günlerden de yine böyle bir çarşamba günüydü…
Liman ile bugünkü vilayet binası arasında Bafra Garajı olarak bilinen derme çatma yapıların varlığı dikkat çekiciydi. O tarihlerde çevre yolu olmadığından ağır tonajlı taşıtlar da şehrin içinden geçiyordu. Otobüs terminali kasaba terminalini andırıyor, ilk defa görenlerde de hayal kırıklığı uyandırıyordu. Bugünkü çok katlı Öğretmenevi henüz inşa edilmemiş, şehir kulübünün karşısındaki tarihi bina öğretmenevi olarak kullanılıyordu.
O yıllarda Cumhuriyet Meydanı'nda belediye otobüs durakları vardı. Şehirde açık ve kapalı otopark hiç yoktu. Gazi Caddesi'nin sonlarında ve Cumhuriyet Meydanı'na bakan tarafında, karşısında Askeri Hastane olmak üzere faal olarak çalışan sigara fabrikası vardı. Fabrikanın caddeye bakan pencerelerinden kadın işçilerin çalışmaları görünürdü. O manzara, 'Fabrikada tütün sarar / Sanki kendi içer gibi / Sararken de hayal kurar / Bütün insanlar gibi' dizelerini hatırlatırdı insanlara…
Samsun'da özellikle son 10 yılda sosyal donatı ağırlıklı olmak üzere önemli çalışmalar yapıldı. Samsun kent merkezinin iki ucundaki Doğu Park ve Batı Park denize dolgu yöntemiyle oluşturulmuş önemli rekreasyon (eğlendinlen) alanlarıdır. Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Milli Mücadele'nin ilk meşalesini yakmak üzere karaya çıktığı yer olan Tütün İskelesi önüne temsili Bandırma Vapuru inşa edildi. Tütün İskelesi üzerine de Atatürk ve 18 arkadaşının karaya çıkış halini gösteren heykeller konuşlandırılarak bir çeşit açık hava müzesi oluşturuldu. Atatürk ve 18 arkadaşının karaya ayak bastığı Tütün İskelesi'nden, Mıntıka Palas oteline kadar uzanan yol, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca 'Protokol Yolu' haline getirilerek halkın kullanımına açıldı.
Hafif raylı sistem üniversiteden Tekkeköy'e kadar hizmet veriyor. Çevre yolu, şehir içi trafiğinin yükünü hafifletti. Sonuç olarak; Samsun'daki değişim ve dönüşüm Türkiye ortalamasının üzerinde görülüyor. Bize de bu güzel hizmetleri Samsun'a kazandıran kişi ve kurumlara teşekkür etmek düşüyor…