Nedir Medeniyet?

Nasıl Anlaşılmalıdır?

Arapça kökenli kelime Medine'den gelir aslında.

"Medine" şehir demektir.

Peygamber efendimiz hicret edince Nebi'nin şehri olmuştur.

Medeniyet düzenin, intizamın, temizliğin, hoşgörünün sembolüdür, dışavurumudur.

Peki, durumumuz buna uyuyor mu acaba?

Ortak kullanımımıza açılmış, mesire alanları, parklar, yürüyüş alanları, plajlar, yollar, otobanları medeniyet anlayışı dahilinde kullanabiliyor muyuz?

Yoksa onca uyarıya rağmen, bir daha hiç oralara uğramayacakmışız gibi kirletmeye çöpümüzü ardımızda bırakmaya devam mı ediyoruz.

Sözde doğayı seven arkadaş!
                Yediğini içtiğini güzelim yerlere bırakıp gidiyorsun.
                Tabiat, doğa bizlere çocuklarımızın emaneti değil mi?

Plajda kumların üstüne çöpünü bırakmaktan çekinmeyen arkadaş.
                "Lütfen çöp atmayınız" uyarısını yanlış mı okuyorsun acaba?

Otobanda hareket halindeyken çöpünü atan beyefendi.
                Otobana ödediğin ücret sana yolu kirletme yetkisi mi veriyor?

Yediklerimizi içtiklerimizi ortalığa saçıp, üzerimize dökülenleri de silkelemeye devam edeceğiz anlaşılan.  

                Babam böyleleri için 'Nato kafa nato mermer' derdi.

                Peki, insan ilişkilerinde medeni durumumuz nasıl acaba?

                Her şeyi ben bilirim diyenlerden, farklı düşünceye saygı göstermeyenler...

                Bir de düşünceye saygıdan söz etmezler mi?

                Bir eli yağda, bir eli balda, konforlu yaşamı medeniyetle özdeşleştiren, kelimeleri akıcı bir üslupla kullanmak, kılık kıyafetin düzgünlüğü medeniyet mi?

                Sen insanların gönlüne girerek tezlerini hakaret etmeden aktarabiliyor musun?

                Yoksa sadece kendi düşündüğünden başkasına tu kaka mı diyorsun?

                Bakış açısı, konuşma üslubu, tarz...
                Farklı düşünen kişiye küfür etmek için fırsat kollayanlar.

                Kırsaldaki teyzem, dayım, amcamın naif ve kibarlığı göz yaşartıyor.

                Onların gönüllerindeki medeniyetin neresindesin?

                Hem medeniyet köşklerde yalılarda değil.

                'Düşünceye özgürlük' diyerek farklı düşünenleri yerden yere vurup, birde bunu hakaret düzeyine taşıyanlar.

                Yazlığında, kışlığında, masa başında ahkâm kesmekle medeni olunmuyor.

                Ayşe teyze, Hasan dayı, ağızlarından salya boşaltıp edebi ayaklar altına almıyor.

                Ah Medeniyet sen ne kadim bir kavramsın.
                Hak etmeyene o güzelliğini vermeye kıyamıyorsun.  

                Yoksa Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar mı?