26 Şubat 2020'de İdlip'te şehit düşen Alaçamlı İstihkam Uzman Onbaşı Şükrü ELİBOL'u 27 Şubat 2020'de Alaçam'ın Umutlu mahallesinde mahşeri bir kalabalıkla cennete uğurladık. Şehidimizin acısı Samsun'u yakmaya devam ederken aynı gün 33 askerimizin İdlip'te Suriye rejim güçlerinin hain saldırısı sonucu şehit düştüğü haberi Türkiye'yi ve Samsun'u yeniden tarifsiz bir acıyla yaktı.
İdlip'te şehit olan 33 şehidimizden ikisi yine Samsun'lu idi. Sansun'un Vezirköprü ilçesi nüfusuna kayıtlı Tekirdağ Çorlu'da ikamet eden Şehit Uzman Onbaşı Recep Bekir'in ve Samsun'un Canik ilçesinde ikamet eden Piyade Uzman Onbaşı Tayfun PEKEL'in acı haberi Samsun'a geldi. Şehit Piyade Uzman Onbaşı Tayfun PEKEL'in acı haberini Samsun'daki evinde alan annesi tarifsiz bir acıyla yandı tutuştu .O acı öyle bir acıydı ki o şehit annesi de yüreğini hiç terk etmeyecek kadar büyük bir acıyla tanıştı. Asker oğlunu vatana şehit veren, annelerinin acısı hiç şüphesiz hepimizin ortak acısıdır. Unutursak ,unutturursak kalbimiz dursun.28 Şubat 2020 akşamı İdlip'te yine bir askerimiz şehit düştü .İdlip'te iki günde verdiğimiz şehit sayısı 34'e çıktı. Son şehidimizde yine Samsunlu idi. Şehidimiz Piyade Uzman Onbaşı Tayfun PEKEL'i henüz son yolculuğuna uğurlamadan Samsun'un Çarşamba İlçesi Hasbahçe Mahallesi'nde ikamet eden Eyüp Gülaştı'nın da şehit olduğu haberi geldi. Şehit annelerinin yüreği kor ateşlerle yanarken canımız gerçekten çok acıyor. Vatan evlatları, vatanları için kara toprağa bir fidan gibi düşerken 'Vatan sağ olsun' sözüyle teselli olan yüreklere Allah'ım dayanma gücü versin. Gün bir ve beraber olma günüdür. Hem bir ve beraber olacağız ,hem de sabırlı olacağız. Elbette konuşulacak çok şey vardır. Vakti zamanı geldiğinde hepsi konuşulur. Ama bugün bir ve beraber olma şehitlerimizin yanında durma günüdür. Ödenen bedel yüce Türk Milletinin canından can ,kanından kandır,kimseye bağışlanamaz,kimsenin ihtirasına kurban edilemez. Şehitlerimizin kanında kimin kirli parmağı varsa Yüce Türk Milleti şehitlerimizin kanını kimseye bağışlamaz .Bu gün dik duracağız, şehitlerimizin sahipsiz ve yalnız olmadıklarını bütün dünyaya göstereceğiz. Arkamızda saklananları değil, yanımızda olanları görmenin zamanıdır. Ettiği yemine sadık kalarak hayatını feda eden vatan evlatlarını peş peşe sonsuzluğa uğurlasak bile dik ve vakurlu durmayı bileceğiz. Sağa sola saldırmak yerine şehitlerimize yakışır vakurla hareket etmek için şehit cenazelerine katılmaya devam edeceğiz. Kolay değil ateşin düştüğü yerde olmak isyan etmeyeceğiz ,sağ duyulu olacağız. Şehitlerimizi cennete uğurlarken metaneti ve sükûneti elden bırakmayacağız, şehitlerimizin ailelerinin yanında onlara destek olacağız. Bunu yaparsak şehitlerimiz huzur bulur. Biliyorum annelerin yüreği şehit ateşi ile kavrulurken bazı şeyler kolay olmuyor. Ama dayanacağız, sabır göstereceğiz dik ve vakurlu durmayı bileceğiz ,buna şehitlerimiz için mecburuz.
Sadece şehit ateşinin düştüğü yerler değil, Türkiye tümden şehit ateşi ile ciddi ciddi yanıyor. Görmeyen gözler kör ,duymayan kulaklar sağır olsun. Bu kadar şehidimiz varken hala Ulusal yas ilan edemiyorsak, bir şehit yakını olarak bunun sebebini öğrenmek istiyorum. Son bir şehidimizle birlikte sayısı 33'den 34'e çıkan kahraman şehitlerimize Allahtan rahmet yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Ruhları şad ,mekanları cennet olsun. Başımız sağ olsun .Yüreğimizi yakanların yüreği yansın.