Demokratik sistemlerde her zaman son sözü sandıklar söyler.
7 Haziran seçimlerinde sandıklara kulak verenler bir Kasım’da kazanmış, vermeyenler ise kaybetmişlerdir.
Bir Kasım seçim sandıkları iktidar partisine diyor ki;
3-AK PARTİ seçmeni koalisyon hükümetleriyle iktidarın yaygınlaşıp gerilimlerin azalacağı hesabını yapmıştır. Muhalefetin 7 Haziran sonrasındaki katı tutumu AK PARTİ seçmeninin yeniden partisine dönmesine vesile olmuştur. İktidar ,hesabını buna göre yapmalıdır.
4- Görülmüştür ki, “memleket meselesi” diyerek pragmatist yaklaşan bireylerin ve toplumsal tabakaların ihmali sonuç getirmiyor. Bir Kasım’da görülmüştür ki, toplumu oluşturan sınıfların beklentilerine de cevap vermek gerekir.
CHP’nin, “ÖNCE TÜRKİYE” sloganı ile AK PARTİ’nin, “memleket meselesi” sloganı arasında özde bir fark yoktur. En azından seçmenin bireysel ilgi alanına girme zorunluluğu vardır.
Sayın Cumhurbaşkanımızın eskiden sık sık tekrarladığı Şeyh Edebali’nin, “insanı yaşat ki, devlet yaşasın” sözünü hem ana muhalefet ve hem de iktidar partisi pek dile getirmemiştir. Ancak bir Kasım seçimlerinde iktidar partisi bir noktaya kadar yaklaşabilmiştir.
7 Haziran seçimleri için kitle ve birey psikolojisinden uzak bir seçim atmosferi oluşturulmuştur. Muhalefet bu noktada bir Kasım’a göre 7 Haziran’da daha başarılıydı.
5- 7 Haziran seçimlerinde AK PARTİ’nin kurucu fikir mensuplarının bir kısmı sandığa soğuk bakmasına rağmen bir Kasım’da bu soğukluk çeşitli manevi dinamikler harekete geçirilerek telafi edilmiştir.
Bu havanın devamı için merkez ve taşra örgütleri tutumlarını yenileyerek nereden geldiklerine bakmalıdırlar. Yolda kervana takılan profesyonellerin gerek merkez ve gerekse taşra örgütlerindeki tutum ve davranışları kabul edilebilir görülmemiştir. AK PARTİ yönetimi 7 Haziran öncesi mi, yoksa bir Kasım öncesi mi diyecektir?
6- AK PARTİ’nin geleceği için milletin ve partinin misyonuna uygun bir tavırla Gençlik, Kültür ve Milli Eğitim bakanlıklarında daha titiz davranma zorunluluğu olacağına inanıyoruz.
İktidarın anaokulundan devraldığı çocuklar bugün 18-19 yaşlarına gelmişlerdir. Seçmen bu çocuklardan meydana gelen olumsuzlukların faturasını iktidara yüklediği unutulmamalıdır.
7- İktidar, devleti temsil eder. Bunun için de yanılma ve kandırılma lüksü yoktur. 7 Haziran sonrasında bazı bakanlıklardaki bayramı görmüşlerdir. Bürokrasiyi yiyemezse, bürokrasi yediği gibi yemeye devam edecektir.Selam ve sevgi ile…