Bugün hicri bir Recep 1440.
Üç aylar Recep, Şaban ve Ramazan aylarını ifade eden bir kavramdır.
Müslümanlar bu ayları rahmet, bereket ve af ayları olarak kabul ederler. Bu nedenledir ki bu aylarda güçleri oranında maddi ve manevi hayırlarını ve ibadetlerini artırırlar.
Üç aylara özgü kutsal kabul edilen gecelerde Müslümanlar hep birlikte günahlarından arınmaya çalışırlar.
Örneğin; dün gece Regaip kandiliydi. Müslümanlar öbek öbek camilere koşup birlikte kendilerine, ölmüşlerine ve birbirlerine dua etmişlerdir.
Aynı durum iki Nisan'da Miraç, 19 Nisan Berat, 31 Mayısta Kadir Gecelerinde tekrarlanacaktır. Amaç, bu kutlu gecelerin özelliklerinden yararlanıp Allah nezdinde iyi bir kul olmaktır, günahlardan arınmaktır.
Bu konuda Peygamberimiz(sav)'in duasını yapalım: 'Allah'ım! Recep ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır.'
Şimdi de biraz Dünya Kadınlar Günü'nden söz edelim:
Bilindiği gibi Dünya Kadınlar Günü kutlamaktan çok bir direniş sembolüdür. Kadının emeğinin sömürülmesine karşı bir başkaldırıştır.
Bizler yalnız kadınların değil, tüm insanların sömürülüşüne karşıyız.
Dünya Kadınlar Günü nedeniyle verilen beyanatlara baktığımızda iki önemli noktaya vurgu yapılmakta olduğunu görüyoruz.
Bunlardan birincisi, kadının erkeklerle eşitliği, diğeri ise kadının istihdamıdır.
İkisi de aile kurumunu temelden yıkan ve ülkenin geleceğini tehlikeye sokan anlayışlardır.
İlerleyen günlerdeki açıklama haklarımızı saklı tutmak şartıyla özetle şunları söylemek istiyoruz: Kadının erkeklerle eşitliğini savunanlar önce Anayasadaki kadına yönelik pozitif ayrımcılığını hesaba katmamaktadırlar. Ondan sonra da bu eşitlik çerçevesinde ailede iki çocuktan birini onlar doğurmamaktadırlar.
İkincisi ise, erkekle eşitlik bazında kadının istihdamıdır. Peki, bu kadın anneliğini nerede, ne zaman ve nasıl yapacaktır?
Gelecek günlerde bu soruların cevaplarını irdeleme umuduyla selam ve sevgiler…