n

n
n “Hata değil, çare bulun.”
n
n İçimizde öyleleri vardır ki görevi, her şeyin tenkit edilebilir yanını göstermektir. Tenkit etmek, eleştirmek, insanın hatalarının ortaya konmasına, bir işte yapılan yanlışlığın ortaya çıkmasına katkıda bulunur. İyiye, güzele ulaşmak için her zaman tenkide gereksinim vardır. Tenkidin olmadığı yerde, durağanlık tekdüzelik vardır. İnsan yaptığı hatayı göremez. Bu yüzden yeni yeni fikirlerin ortaya çıkması, ilerleme ve kalkınma hep tenkit sayesinde tomurcuk verir, çiçek açar. İster birey olsun isterse de toplum, biz tenkitten pek hoşlanmayız.
n
n Bir konuda fikri olan insan ancak eleştiri yapabilir. Bilmediği, anlamadığı bir işi insan nasıl eleştirebilir? Eleştiri, eğer çözüm önerileri sunabiliyorsa, çok önemli bir ihtiyaçtır. Nasıl ki fazla rüzgâr ateşi söndürürse azı da söndürür. Yapılan eleştiriler, içinde yapıcı geliştirici bilgi nüveleri taşıyorsa; ilerde güzel işlerin yapılmasına neden olur.
n
n Gelişmiş toplumlar, özgürlüğün bilincine varmış toplumlardır.
n
n Özgürlük sayesinde hür düşünce gelişir. Eleştirinin olabilmesi için insanların düşündüğünü rahatça söyleyebilmesi lazımdır. Ancak o zaman eleştiri yapıcı bir hal alır ve gelişmeye katkıda bulunur.
n
n Yapılan işleri tenkit etmek en kolayıdır. Önemli olan çözüme katkıda bulunmaktır.
n
n “Düşen bir çığda; hiçbir kar tanesi kendisini olup bitenden sorumlu tutmaz.” Bizim görevimiz hata değil çare bulmaktır. Toplum olarak amacımız, iyiden, güzelden yana tavır almak olmalıdır.
n