Ayrılık bir hasrettir yüreklerde.
Kor ateş gibidir ölümler. Gönüllerde hüzün, gözlerde yaştır ölümler.
Üzerine kül atar geçersiniz ama beklenmedik bir zamanda küçük bir sabah esintisi ile yeniden alevlenir. Yakar, yıkar geçer, ne varsa dünya metaından.
Cumartesi günü yine böyle yangın yerinden geçtik. Gözler yaşardı, gönüller mahzun oldu.
Hep birlikte Mustafa Sayın ağabeyimizin evindeydik. Eller, Mustafa Sayın ağabeyimizin eşi merhum Hanife Teyzemiz için semaya yönelmişti. Yalvarışlar onun içindi.
Konuşmacılar Mehmet Okuyan ve Hayrettin Öztürk de Hanife Teyzemiz için dillerinin bağlarını çözmüşlerdi. Okunan Kur'anlar ve yapılan dualar Hanife Teyzemiz içindi.
Hayrettin Hocamız zamanında bizim gibi zorunlu olarak cenaze namazına bulunamayışının bedelini öder gibiydi. O, zorunlu programından dolayı şehir dışında, bendeniz de zorunlu olarak 24 saat Gazi Devlet Hastanesinin acil servisinde serum verilerek tutulmuştum.
Yanık sesli hocalarımızın okudukları Kur'an-ı Kerim ile Kelime-i Tevhid, hepimizi duygulandırmıştır.
Samsun'da dini hizmet yapan hiçbir insan yoktur ki, Hanife Teyzemizin bizzat yaptığı memleket yemeklerini (karalahana, tümur, kavut, mısır ekmeği, sütlü kadayıf vs.) yemiş olmasın. O kendisi olduğu kadar çocukları da başta İsmail olmak üzere hepsi aynı tempoda misafirlerine hizmet ederlerdi.
Ve şimdilerde herkes O'na dua ediyor, herkesin duasının bir köşesinde yer bulmuştur.
'N'eylesin ölüm herkesin başında. / Uyudun uyanamadın olacak
Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında? / Bir namazlık saltanatın olacak.
Taht misali o musalla taşında.' Demiştir Tarancı şiirinde.
Evet, bir namazlık saltanatla ve burcu burcu kokan Kur'an gülleriyle gönderdik Hanife Teyzemizi.
Merhum Yahya Kemal de, ' Âhiret öyle yakın seyredilen manzarada,/ O kadar komşu ki dünyaya dıvar yok arada.' Demiştir.
Merhum Yunus Emre de, 'Yalancı dünyada konup göçenler, / Ne söylerler , ne bir haber verirler.
Üzerinde türlü otlar bitenler, / Ne söylerler ne bir haber verirler.' Demiştir.
Yine de son beşer sözümüz merhum Necip Fazıla dayansın:
Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber?
Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun!
Ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun! 'Rahmet dileklerimle… [email protected]