Bayramlar tutsaklık dönemimizde yani Mekke'de yoktu.
Cuma da, bayramlar da özgürlük ortamının egemen olduğu Medine'mizde vardır.
Bu nedenledir ki, bayram, bizde özgürlüktür.
Ve de aynı zamanda tarihtir, gelenektir, duadır, yardımlaşma ve dayanışmadır.
Müslümanlar bugün, önce bayram namazı ile Allah'la buluşurlar.
Sonra sevdikleriyle.
Sevdikleriyle buluştuklarında hatıralar tazelenir. Sevinçlerimiz, acılarımız, umutlarımız ve sevdalarımız birbirlerine eklenir.
Gömülü tarihimiz mezarlarımıza gideriz. Ruhumuzla geçmişi kuçaklaştırarak alışverişte bulunuruz.
Komşularımızı ziyaret eder yeniden doğar ve tazeleniriz. Dalgınları barıştırır barış yağmurunu yağdırırız.
Biz bugünde gülerek yeniden doğarız. Sadece biz mi?
Hayır, bütün Müslümanlar yeniden doğar bugünlerde.
Fakir, zengin hep birlikte doğarız. Yeniden doğumda paylaşım ve dayanışma vardır.
Bugün küçüklere şefkat ve ikram kapısı, yaşlılara gökkuşağı rahmeti vardır.
Bayramların sevgi ve dayanışma bahçesinde asırlık sevdalarımız ve umutlarımız yeşerir. Yeşeren umutlarımız ve sevdalarımız bizi geleceğe taşır. Ele avuca gelmez bu gelecek bizi, sonsuza dek omuzlarında taşır ve hiç yere bırakmaz.
Bunun için Üstat Sezai Karakoç; 'Bayramlarımız Mevlid olsun. Regaip olsun. Miraç olsun. Berat olsun. Ve Cennet ' olsun demiştir.
Biz de bütün Mü'minler için aynı duaları tekrarlıyoruz ve Allah'a emanet olunuz diyoruz.
Bayramınızı tekraren kutluyorum…[email protected]