Son iki maçta oynanan oyun ve alınan skorlar nedeniyle hiçbir şey yazmak içimden gelmemişti. Bütün taraftarlar gibi benim de maçları izlerken içim sıkıldı, ruhum daraldı. Manisa FK karşılaşmasının ilk devresinde de aynı keyifsiz oyunu izledik. Takım adeta ilk defa bir araya gelmiş halı saha takımı görüntüsü çizmeye devam etti.
Fuat Çapa hocanın bu haftaki kadro seçimi ve sahaya sürdüğü diziliş, alıştığımız düzenden farklı olduğu için sonucu merakla bekledik. Genç kardeşimiz Yunus Emre Çift'in profesyonel liglerdeki ilk maçına, ilk 11'de başlaması günün en heyecan verici ve en güzel haberiydi. Manisa ekibi her ne kadar kalemizi zorlayamamış olsa da, Yunus Emre'nin oyunu göze batmadı, sırıtmadı. Umarım ilerleyen haftalarda da istikrarlı bir şekilde forma giymeye devam eder.
Nurullah'ın kaleyi yeniden devralarak ilk 11'de başlaması da dikkat çekici bir tercihti. Nurullah en iyi yaptığı işi yapmaya devam ederek yan topları rahatlıkla almayı başardı. Günün iyilerinden biriydi.
Hasan Kılıç'ın son haftalarda düşen performansı eleştirilebilir ama Yunus Emre-Orgill gerginliğinde bölgeye gidip olaya müdahil olması gerçek bir kaptan duruşuydu.
Yasin'in ikinci yarı oyundan alınması pek çok taraftar gibi beni de şaşırttı. Çünkü sosyal medyadan takip ettiğim kadarıyla herkes Yasin'in dokunulmazlığı olduğunu düşünüyor. Teknik direktör Fuat Çapa ile daha önceden Gençlerbirliği ve Kayseri Erciyesspor'da beraber çalışmış olmalarından dolayı, kulübün Mehmet Altıparmak sonrası hoca tercihinde Yasin'in etkisi olabileceğini düşünmüştüm. Umarım Fuat Çapa, aralarındaki bağdan dolayı Yasin'e pozitif ayrımcılık yapmayarak, forma adaleti konusunda hassas davranır.
Bekler kanayan yaramız olmaya devam ediyor. Her maç hem sağdan hem de soldan açıklar vermeye devam ediyoruz. Oynadığımız rakiplerin iyi kanat oyuncuları varsa, o bölgeleri Atakum, Terk-İş, Ömürevleri dolmuşları gibi vızır vızır çalıştırıyorlar. Soner-Alaaddin ikilisiyle savunma yönünden çok zayıf kalıyoruz. Alaaddin yerine Ali Ülgen girdiğinde en azından hücuma hareketlilik getirerek katkı sağlıyor.
Sahadaki oyundan, kadrodan bahsedip tribünlerdeki gözle görülür değişimden bahsetmemek olmaz. Samsunspor tribünlerinde ilginin gittikçe azaldığını görüyoruz. Haftalar ilerledikçe aşı takvimine uyan taraftar sayısı artıyor olmasından dolayı, bu durumu pandemiyle açıklamak mümkün değil. Takımın geçen seneki tempoyu yakalayamamasının ve ilk haftalardan yarışın gerisinde kalmasının oldukça etkili olduğu aşikar. Hoca değişikliği de taraftar nezdinde bir heyecan yaratmadı. Yönetimin bu durumu kapsamlı olarak ele alıp nedenlerini analiz ederek, tedbirleri alması gerekir.
Bu saydığımız koşullar altında alınan üç puanı oldukça değerli görüyorum. Ligin devre arasında nokta atışı transferler yapılacağını umarak, ilk devrede toplayabildiğimiz kadar puan toplamaya çalışmalıyız.