Şehitlerimiz ve yakınları için ne yapsak azdır .Diyen ve bu sözün gereğini yapmaya çalışan yönetenlerimiz ve güçlü bir Devletimiz var. Hiç şüphe yok ki, bu konuda kimse duyarsız değil. Herkes bir şeyler yapıyor ya da yapmaya çalışıyor. Bazen o kadar basit konularda ayak direniyor ya da uygulamalar yapılıyor ki bu durum şehit yakınlarını hem düşündürüyor hem de üzüyor. Aslında kimseyi suçlamıyoruz ,belki de bazı uygulamaları doğru bulanlar yaptıklarının bir şeyleri eksik bırakmak olduğunu düşünmemiş olabilirler. Özellikle şehitlerimizin çocuklarına özellikle de evlenmemiş çalışmayan sadece babasından yetim aylığı alan 25 yaşını doldurmuş kız çocuklarına yapılan uygulamanın tam bir haksızlık olduğunu görüyor ve düşünüyorum. Öyle ki , şehitlerimizin anne,baba,eş ve çocuklarının ücretsiz seyahat hakları bulunmaktadır.Ücretsiz seyahat hakkı anne,baba ve eş için süresiz tanınırken şehitlerin çocukları için 25 yaşına kadar ücretsiz seyahat hakkı bulunmaktadır. T.C. Aile ,Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından resimli olarak kendilerine verilen kimlik kartı ile şehitlerin çocuklarına bu haklarını 25 yaşını doldurana kadar kullandırmaktadır.
Şehitlerin çocukları kaç yaşında olursa olsunlar şehit çocuklarıdır. Hem devletimizin, hem de milletimizin onlara vefa borcu vardır. Ücretsiz seyahat hakkı da vefa borcunun olumlu bir sonucudur. Vatan için millet için bayrak için namus için ödenebilecek en ağır bedel candır. Bir çocuk için babasız büyümenin ne demek olduğunu yaşayanlar kadar hiç kimse anlayamaz. Eğer çocuk anne karnında iken yetim kalmışsa yine o çocuk daha ilkokula bile başlamadan yetim kalmışsa hangi duygularla boğuşarak büyüdüğünü biz bilemeyiz, kanun yapanlarda bilemez. Ama şu bir gerçek ki ,o çocuklara ne kadar maddi imkanlar sağlanırsa sağlansın hep bir yanları boş kalıyor. Yaşları ne olursa olsun babasız büyümenin acısını hep taze yaşıyorlar. Şehit çocuklarının çok kolay bir yaşam sürdüklerini kimse düşünmesin. Onlar başkalarının çocukları gülsün ,oynasın, babasının elinden tutsun, babasına sarılıp öpsün diye babalarının yüzünü bir daha hiç göremiyorlar. Ama hiç birisi isyan etmiyor şehit çocuğu olmanın buruk gururu ile yaşıyorlar. Onların her daim yanlarında olarak hayatlarını kolaylaştırmak zorundayız. Bu bir vefadır. Türk devleti de Türk Milleti de şehidine ve yakınlarına vefalıdır. Belki imkanlar bazen yeterli olmuyor. Ama bu atla deve değil ki, şehitlerin çocuklarına gelince neden 25 yaşından sonra ücretsiz seyahat hakları ellerinden alınıyor. En azından şu yapılabilir .Evlenmemiş, babasının maaşını almaya devam eden ve çalışmayan şehitlerin kız çocuklarına verilen ücretsiz seyahat hakları devam ettirilebilir. Şehitlerin bu durumda olan kız çocuklarına kaç yaşında olurlarsa olsunlar bu hak mutlaka verilmelidir. Şehitlerin kız çocukları hangi yaşta olursa olsun mağdur kabul edilmelidir .Devlet bu durumda olan kız çocuklarına babasının yokluğunda sahip çıkmalı ve babalık yapmalıdır. Bu borç hepimizin vefa borcudur. Eğer hala şehitlerimiz için ne yapsak azdır diyorsak, şehitlerin evlenmemiş çalışmayan kız çocukları her türlü korunmalıdır. T.C. Aile ,Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı şehitlerin 25 yaşını doldurmuş evlenmemiş kız çocuklarına ücretsiz seyahat kartlarını geri vermelidir. Bu yapılmazsa bu bir vefasızlık olur. Sosyal Devlet olmak şehitlerin çocuklarını hiçbir zaman yalnız bırakmamakla olunur.
Hiç şüphesiz devletimiz şehit çocuklarına hangi yaşta olurlarsa olsun vefalı davranmak zorundadır. Aksi takdirde şehitlerimizin kemikleri sızlayacaktır. Bir şehidin evlenmemiş, çalışmayan 25 yaşını doldurmuş kız çocuğuna sahip çıkmasından daha vefalı ne olabilir. 25 yaşını doldurmuş evlenmemiş ve çalışmayan sadece babasından aldığı maaşla geçinen şehitlerin kız çocuklarına ücretsiz seyahat hakları ve kartları süresiz verilmelidir. Toplumun her kesimi de herkesin bilmediği bu ayıbın bir an önce ortadan kaldırılmasını isteyecektir. İnanıyorum ki devletimiz ve duyarlı yöneticilerimiz bu konuda olumlu bir adım atacaklardır. Dilerim birileri harekete geçer.