Başta Türkiye olmak üzere İslam coğrafyasında yaşamakta olan Müslümanların kimlik sorunları vardır. Kur'an-ı Kerim'in verdiği kimliği kullanmıyor ve kullanamıyor. İşte bu siyasal İslam kimliği de Müslümanlara giydirilmeye çalışılan deli gömleklerden ve kimliklerden birisidir.

Niçin?

İnsanların en çok yanlış yaptıkları alanların başında politika gelmektedir. Politika, yaşamın tüm alanları ile yakından ilişkili olup doğruları konjonktüreldir.

Örneğin; uçağın düşürüldüğü hafta Rusya savaşılacak bir ülke iken bir sonraki hafta yada ayda ise AB'ye karşı en güçlü dost oluverdi.

Hangisi doğru? Farklı perspektifle İkisi de doğru.

Müslümanlar siyaset pazarına çıkıp doğrularını pazarlamaya çıktıklarından beridir ki, Batılılar ve onların içteki müritleri uyanmaya başlamışlardır.

Bu noktadan sonradır ki, fundamantalist, kültürel, politik, devrimci, reformist, ılımlı ve siyasal vs. gibi Müslümanlar türetilmiştir. Bu kişiler ya da bunların kurmuş olduğu organizasyonların üzerinden İslama vurmaya çalışmışlardır.

Hiçbir insan masum(hatasız ve günahsız) değildir ki, yaşamında ya da kurmuş olduğu organizasyonda hata olmasın.

'SİYASAL İSLAM' kavramı ile politika pazarındaki Müslümanlar amaçlanıyorsa, bu pazarda kayıplarımız olduğu kadar kazançlarımız da var olup miladını 1946 yılından başlatıyoruz.

Allah demenin ve yazmanın suç sayıldığı bir yerden geliyoruz. Geldiğimiz bu noktadan daha ileride olabilir miydik, bilmiyoruz. Politikanın katı ve acımasız kuralları olmasaydı belki de şimdiye kadar tekrarlanmış yanlışlar tekrarlanmazdı.

Veresiye kehanetle peşin hüküm vermek istemiyoruz.

İslamcı parti yok, Müslümanların yönettiği partiler vardır. El an bu partilerden birisi de AK PARTİ'dir.

Bu ve diğer partilerin içinde iktidar savaşları vardır ve olacaktır.

Hz. Ömer'e ,Hz. Osman'a, Hz. Ali'ye, Hz. Hasan ve Hüseyin'e karşı da bu mücadele olmuştur.

Selçuklulara, Osmanlılara ve de Cumhuriyet dönemine bakınız, farklı bir şey göremeyeceksiniz.

Dün ve bugün Müslümanlar için kullanılan 'İFLAS' kavramı, geçmişte ülkeyi '70 sente muhtaç' hale getiren, yağ ve benzin kuyruklarına mahkum eden, yönetemeyip askeri vesayet altına sokan, Kıbrıs'ta uçak düştü diye cami avlularında para toplayan, okulunda mescit var diye müdürünü görevden alan iktidarların sahip olduğu sol, Kemalist ya da liberalist-kapitalist ideolojiler için neden kullanılmıyor ve kullanılmamıştır da AK PARTİ için kullanılmaktadır? Rahatsızlık ve iflas nerededir acaba?

Her parti gibi AK PARTİ de bir gün iktidardan gidecektir. Kur'an-ı Kerim'de ifade edildiği gibi 'iktidarların el değiştirmesinin kaçınılmazlığı' Allah'ın kanunlarındandır. Partiler ve insan iktidarları fani, İslam ise bakidir.

Selam ve sevgi ile…