Yıllar önceydi. Bir dost meclisinde, tanınan, ünlü bir isim vardı aramızda. Çok önemli açıklamalar yapıyordu. Açıkladıkları şeyler gerçekten de çok önemliydi.
Uzun uzun anlattıktan sonra, benim için, 'Bu arkadaş kim? 'diye sordu. Arkadaşlardan biri, ''Yabancı değil, sevdiğimiz gazeteci bir arkadaşımız.'' dediğinde, bana dönerek, 'Ne olur, sizin gazeteci olduğunuzu bilmiyordum. Anlattıklarımı kimseye söylemezsiniz değil mi? 'dedi. Ben de kendisine,' Söz, kimseye bir şey söylemem. Gönlünüz rahat olsun. Sadece yazarım…' dediğimde, bulunduğumuz ortamda bir anda müthiş bir kahkaha tufanı kopmuştu. Espri yerini bulmuştu.
Peki, yazılmaktan kim korkar?
Elbette, yanlışı, çalması, çırpması, suiistimali, usulsüzlükleri, kısacası, defosu olan korkar. Bir de eleştiriyi sevmeyenler… Eğer, adam işini doğru yapıyor, dürüst çalışıyor, bir yanlışın, bir suiistimalin, bir usulsüzlüğün içinde değilse, defosu yoksa kim ne yazarsa yazsın, niye korksun ki…
Dün, uzun bir aradan sonra müsait zamanım oldu ve uzun zamandır ziyaret edemediğim dostlarımı ziyaret etme fırsatı buldum. Samsun halkının yakinen tanıdığı bir dostumun çayını içerken, bana enteresan bir soru sordu. Ali bey, ''Hem SASKİ'nin su zammını eleştiriyorsunuz, hem de Mustafa Demir'in ve Büyükşehir'in haberlerine gazetede yer veriyorsunuz. Mesela bugünkü gazetenizde haberini birinci sayfadan kullanmışsınız. Bana bunu açıklar mısınız?'' dedi.
Kendisine, ne yapmak istediğimizi, yayın politikamızı, sloganımızı ve hedeflerimizi geniş geniş anlattıktan sonra, ''Yapmak istediğimiz tam da budur. Doğruları da yazacağız, yanlışları da. Bana göre su zammı çok yanlıştı, eleştirdim. Haber değeri vardı, bugün birinci sayfadan verdik. Gazetecilik budur abim, yoksa ne kimseyle bir hesabımız var, ne de kimseye düşmanlığımız…'' dedim. Bana, ''Ali Bey, iyi ki geldin. Ben ikna oldum. Başaracağına ve samimiyetine inandım. Yolunuz açık olsun.'' dedi.
Önümüzdeki günlerde bu sütunlardan okuyucularımıza ve Samsun halkına, sloganımız, yapmak istediklerimiz, hedeflerimiz konusunda net ve geniş bilgi aktaracağım. Samimice ve mertçe…Bizim ne yapmak istediğimizi cümle alem o zaman daha iyi, daha net net anlayacak…
Bu arada, Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci için bir parantez açmak isterim.
Dün, Yalı Kafe'de yaptığı toplantıda önemli açıklamalar yapmış. ''Vatandaş belediyeyi sorgulasın. Bütçeyi nasıl harcadığımızı takip edin…''demiş. İşte size yazılmaktan korkmayan bir belediye başkanı. Bu cümleyi ancak kendine güvenen ve yazılmaktan korkmayan biri söyler. Çiğ yemedikten sonra karnın niye ağrısın ki…