n

n
n Geçen hafta bu ülkenin üç yüz seçkin insanı, üç yüz gerçek aydını biraraya geldi ve üç maddelik bir bildiri yayınladı. Ne yazık ki, “Türk milletinin aklıselimine seslenen” ve “Tarihin bu dönemecinde Türk milleti adına hareket edenleri uyarmayı” hedefleyen bu bildiri formatlanan ve iyice uysallaştırılan Türk basınında hak ettiği yeri bulamadı. Hala hizaya gelmemiş birkaç gazetenin dışında büyük çoğunluk ya hiç görmemeyi, tercih etti, ya da haberi, alabildiğine küçük ölçekte ve kimsenin görmeyeceği yerlere gizleyerek verdi. .
n
n
n
n Bu ülkenin yüz akı bir bilim adamı, dünyaca ünlü bir tarihçi, hocaların hocası Prof. Dr. Halil İnalcık’tan gerçek bir aydın, ve son dönemin en önemli tarihçilerinden birisi olan Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya, üretken bir yazar, tartışılmaz fikir kadını Alev Alatlı’dan Türk romancılığının ünlü ismi Emine Işınsu’ya... Eski DPT Müsteşarı, eski Milletvekili İlhan Kesici’den eski Başbakanlık Müsteşarı Yaşar Yazıcı’ya, emekli Orgeneral Edip Başar’dan emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu’na… İlahiyatçı, din alimi. Prof. Dr. Ethem Ruhi Fığlalı’dan eski Bakan Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel’e; eski Ulaştırma Bakanı Prof. Dr. Enis Öksüz’e, eski Milletvekili, Ansay Genel Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çapoğlu’na… Eski Milletvekili, eski Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hüsamettin Cindoruk’tan eski Dışişleri Bakanı, hukukçu Prof. Dr. Mümtaz Soysal’a, eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel’den Türk Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz ve Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erkal’a kadar kimler yok ki bu bildiriye imza atan aydınlar arasında. Hepsini yazmaya sütunum yetmez. Samsun’dan, OMÜ’den de imzalar var; Prof. Dr. Mahmut Şahin, Prof. Dr. Kenan Erzurumlu, Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu, Prof. Dr. Tuncer Kaya Çağlayan ilk anda aklıma gelenler.
n
n
n
n Türk basınının büyük kısmının ya hiç yer vermeyerek Türk halkından kaçırdığı ya da çok küçük yer ayırarak bir başka şekilde kaçırmaya çalıştığı üç maddelik o bildiri aynen şöyle:
n
n
n
n 1. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu ve sahibi olan Türk Milleti’nin adı, vatandaşlık tarifinden ve Anayasa’dan çıkarılamaz.
n
n
n
n 2. Devletimizin eşit ve şerefli üyeleri olan aziz vatandaşlarımız, ırklara ve mezheplere ayrıştırılamaz.
n
n
n
n 3. Anadolu coğrafyasında Selçuklu ile başlayıp Osmanlı ile devam eden Türk Milleti’nin kesintisiz egemenliğini esas alan büyük Atatürk’ün kurduğu milli devlet yapısı ortadan kaldırılamaz.
n
n
n
n Ben bu bildirinin altına gururla atıyorum imzamı. Demokrasilerde yasal metinler altına atılacak imzalar neredeyse sandığa atılan oy kadar değerlidir. İktidarlar tercihini bu imzalarla izlerler ve halkın iradesine karşı duramazlar. Eminim ki, Türk halkı kendi adı ve geleceğine vurulmak istenen iptal mührüne imzasıyla karşı çıkacaktır ve adını anayasasından da, vatanında da devletinden de sildirmeyecektir.
n
n
n
n
n