Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile İstanbul Sanayi Odası (İSO) ve İstanbul Ticaret Odası (İTO) arasında 'Mesleki Eğitimde İş Birliği' protokolü imzalandı.
Bu protokole göre, Meslek liselerinde eğitim verilen alanları özel sektörle birlikte dizayn etmek ve mezunları iş hayatına hazırlamak amacıyla başlatılan proje kapsamında yapılacak işler belirlenmiş oluyor. Özel sektörün kamu okullarındaki etkisini artırıyor.
Böylece, MEB'in, '2023 Vizyon Belgesi' doğrultusunda hayata geçirdiği proje çerçevesinde, İstanbul'daki 54 meslek lisesinin okul müdürleri ile yöneticilerinin özel sektörün talep ettiği kişiler arasından belirlenmesinin önü açılmış oluyor.
Protokol çerçevesinde, üç kurul oluşturulacak ve bu kurullarda, MEB 'den iki koordinatör, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'ndan (STB) bir, İSO'dan ve İTO'dan ise iki kişi görev yapacak. MEB'in görevlendirdiği bir temsilci başkanlığında yılda en az altı kere toplanacak kurul, teknik eğitime yönelik yapılacak mesleki faaliyet ve projeleri gerçekleştirmekle yükümlü olacak.
Protokole göre, oluşturulacak kurul, sektörün talep ettiği idarecileri, öğretmenleri ve diğer personeli 'değerlendirerek' Proje Danışma Kurulu'na (PDK) iletecek. Her öğretim yılında en az iki defa toplanacağı belirtilen PDK ise okullarda görev alacak müdür, müdür yardımcısı, atölye ve laboratuvar ile genel bilgi öğretmenleri, uzman, usta öğretici ve diğer personelin atamaları konusunda karar alabilecek!
'Uygun' bulunan eğitimciler, MEB Personel Genel Müdürlüğü'ne bildirilecek. Okuldaki hizmet süresi dolan yönetici ve öğretmenlerin görev süresinin uzatılması ya da sonlandırılmasına yönelik karar da bu kurulların görüşleri doğrultusunda verilecek.
Özellikle, eğitimcilerin iş güvencesine yönelik ciddi bir tehdit anlamına gelen bu uygulama, diğer illerdeki meslek liselerine, giderek de tüm okullara yaygınlaştırılırsa hiç şaşırmayın…
'Vizyon' dedikleri de bu olsa gerek!..