EVET BU BİR İHANETTİR

n

n Evet; bu bir ihanettir. Eğer, Türk Devleti nin en mahrem dış politika kararı, alındıktan yarım saat sonra sosyal medyaya düşüyorsa; bu bir ihanettir. Ama sadece ihanet kelimesiyle geçiştirilecek kadar basit değildir.

n Eğer; bu ülkede hala devletin mahrem toplantısının güvenliği sağlanamıyorsa, bu vahimden de ötedir. Felaket kelimesi, bu durumu açıklamaktan çok uzaktır. Bir tarafta şuurlu hareket yani resmen bir ihanet, öbür tarafta da tam bir gaflet ve beceriksizlik vardır. Birisi devletin sırrını çalmakta yayınlamakta, diğeri bunun çalınmasına engel olamamaktadır. Ceza kanununda müeeyyideleri farklı da olsa ikisi de suçtur ve ikisinin de mutlaka cezalandırılması gerekir.

n Sorun tek başına TCK sorunu da değil. Siyasi ve ahlakidir. Devletin sırrına sahip olamayanların devlet makamlarını bir an önce boşaltmaları, siyasetin ve bizim kadim devlet anlayışımızın doğal sonucudur. Batıda sorumluluğu üstlenerek anında istifa eden yetkililerle Doğuda bunu onur meselesi yaparak canına kıyanların haberleri, bizim medyamıza çok sık düşer. Kimseden intiharı beklemiyoruz ama iş bu noktaya geldiğinde; o mekanın güvenirliğini sağlamak konumunda olan herkesin istifasını hemen bugün Başbakan ın masasına koyması gerekir.

n İşin gerçek olmasını istemediğim ama son üç ay içerisinde yaşadıklarımıza bakınca; pek de yadırgamadığım bir başka boyutu daha var ki o da bundan feci. Bu sızdırmanın hedefteki organizasyona karşı girişilecek bir operasyonu, kamu nezdinde kabul edilebilir kılmak için bilinçli olarak yapılmasıdır. Kısaca devlet kavramının devlet görevlileri tarafından darbelenmesidir ki düşünmek bile ürpertiyor.

n Yeter artık! Bu millet bunları hak etmiyor. Siyaset kurumunun iktidarıyla, muhalefetiyle bir an önce derlenip toparlanması milli menfaatler etrafında ve hukuk devleti zemininde bir an önce sorunu çözmesi gerekmektedir. Bu seçim felaketten önceki son çıkış olabilir.