Çoğu gitti azı kaldı, geldik, geliyoruz. Allah'ın izniyle inşallah, yarından sonra her sabah, bu kentin yakından tanıdığı yepyeni kalemlerle zenginleşmiş bir yazar kadrosuyla karşınızda olacağız.
Tanıtmaya kalkmam hem size hem de o kalem erbaplarına saygısızlık olur ama yine de onların ve sizin affınıza sığınarak bir şeyler yazacağım, yazmaya çalışacağım. Nasıl anlatırım ben size Prof. Dr. Yücel Tanyeri Hocayı. Ben anlatamam. Siz de öyle bir ihtiyaç duymazsınız zaten. Ya da benim kadim dostum, eli neşter kadar kaleme de aşina ve 20 kadar kitaba imza atmış Prof. Dr. Kenan Erzurumlu Hocamı.
Prof. Dr. Cevdet Yılmaz, son dönemde tanıdığım en çalışkan, en üretken akademisyenlerden biri. Koordinatörlüğünü yaptığı toplantılar ya da redaktör olarak imza attığı kitaplar bu kent kültürü adına hazine değerinde. Bu toprağın coğrafyasını en iyi bilenlerdendir kendileri. Cevdet Hocam nasıl bu kentin, bu bölgenin coğrafyasını en iyi bilenlerdense Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu da bu vatanın nasıl Türkleştiğini en iyi bilen, yazan ve anlatanlardandır. Samsun ve Karadeniz'i Sayın Yılmaz ve Sayın Tellioğlu'ndan okumak ve anlamak büyük keyif verecektir. Ve yüksek mimar mühendis, çevre planlamacısı, fotoğraf sanatçısı, araştırmacı Embiya Sancak da aynı konularda kah coğrafyayı, kah kentlerin tarihini ya da mimarisi yazacak.
Prof. Dr. Mehmet Öz bu toprakların evladı, aynı zamanda Türk Ocakları genel başkanı. Akademik ömrünü bu toprakların tarihini incelemeye hasretmiş, Canik tarihi üzerindeki birkaç otoriteden birisi. Bu toprakları yazacak. Bu toprakları bilmek, yazmak, anlatmak güzel de bu toprakların geleceğine yönelik endişeler de sandığımızdan büyük. Yine bu toprakların çocuğu olan Prof. Dr. Yusuf Demir Hoca yazacak bu gazetede. Küresel iklim değişikliğinin neler getirip neler götüreceğini, Karadeniz doğal dengesinin nasıl bozulduğunu ve de korunması için alınmaması gereken tedbirleri de Sayın Demir'den okuyacağız.
Geçmişte vardık, bugünde de varız, varız da gelecekte de var mıyız? Bu soruyu Sevgili Burhan Uyan soracak ama o yarayı saracak merhemi bize Prof. Dr. Erdal Ağar Hoca ve iki genç avukat, sorunun sahibi Burhan Uyan ve Nami Cem İyigün verecek. Erdal Hocam Erzurumlu, Erdal Hocam dadaşın tüm karakteristik özelliklerini taşıyor. Duruşu bana hep Hançer Barı'nı hatırlatır. Yapay zeka üzerine muhteşem çalışmaları var. Erdal Hocam ve iki genç kardeşim Burhan Uyan ve Nami Cem İyigün ile geleceğe bakacağız en dürüst ve en bilimsel olarak.
Geleceğe kuracağımız köprülerin mimarları şüphesiz eğitimciler ve sanatkarlar olacaktır. Eğitim dalında üç muhteşem kalem yer alacak bu gazetede. Prof. Dr. Memduh Erkin sadece sanatı, sadece eğitimi, değil aynı zamanda kah edebiş, kah dili ve güzel Türkçemizi yazacak. Türkçe'nin bir başka sevdalısı ve ustası da Halistin Kukul da aramızda olacak. Eğitimi de Prof. Dr. Yavuz Bayram işleyecek bu gazetede. Gençler istikbalimiz, eğitim de gençlerimiz için olmazsa olmazımız. Yavuz Hocamla eğitim bayramına hazırız.
Ve bir deneyimli, bir de genç iki yeniş yazar. Deneyimlisi yılların kalem erbabı ve siyasetçisi Naci Altuncu, genç olanı da yaşından beklenmeyecek kadar aktif birisi Kürşat Gündoğdu. İkisine de hoş geldiniz diyorum.
Biz bölge gazetesiyiz, bir baştan bir başa tüm bu coğrafyada hem var olmak hem de o coğrafyadan haberdar olmak durumundayız. Bahadır Baş'a Ordu Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı, kentin hem ticari ve ekonomik hem de sosyal ve kültürel hayatında etkili bir aktör, sevilen, sayılan, seven ve sayan birisi. O Ordu'yu yazacak, yılların gazetecisi, Sinop Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Hikmet Kurada da Sinop'u. Karadeniz'e açılıyoruz, daha da açılacağız, çok daha geniş kesimlerle kucaklaşacağız.
Şimdilik bu kadar, kalanını da yarın ve sonraki günlere bırakalım. Her şey sizin için. Parolamız daha iyiye, daha güzele ve daha doğruya…
Allah utandırmasın…