Bir ülkenin gelişmişlik düzeyini anlamak istiyorsanız; orada insanların nesil yaşadıklarına değil, nasıl öldüklerine bakınız…
Bizim yetkililerimiz, yapılan yol, okul, hastane, vb…hizmetleri anlatarak nasıl 'çağ atladığımızı 'anlatırlar hep. Sanki bu onların görevi değilmiş gibi. Yapılan bu işlerin sevabına sahip çıkanların, günahına talip olmamaları, vicdanen sorumluluk duymamaları, insanlık adına acı ve utanç vericidir…
Tren kazası…Kazamı şimdi bu. Kaza, sizin iradenizin dışında, beklenmedik, önlenemez bir durumdur. Sorumlusu da genellikle yoktur. Bu öyle mi?..
Önce rayları kontrol etmekle sorumlu yol bekçiliği kadrosunu kaldırıyorlar. O bölgede bir görevli dahi olsa rayların altının boşaldığı fark edilecek ve önlem alınması sağlanıp bu cinayet önlenecekti.
Geçen ay, bakım ihalesi ödeneksizlik nedeniyle iptal edilmiş, sonra rayların yenilenmesi için bu ay yeniden ihale yapılmış. Müteahhit firma, daha çok kazanmak için yumuşak dolgu üzerine ray döşeyerek işini doğru dürüst yapmamış. Kontroller doğru yapılmamış. Yağmurla rayların altı boşalmış…Binlerce tonluk vagonlar, içindeki insanlarla birlikte savrulmuşlar.24 ölü, yüzlerce yaralı…
Sorumlu kim?
Onar onar, yüzer yüzer öldürülüyoruz.
Birileri daha çok kazanmak için insanları öldürüyor. Birileri buna cevaz veriyor, birileri de ahmakça bu durumu seyrediyorsa bunun adı kaza olamaz !.. Bu gaflettir, dalalettir, hıyanettir!...
Bu gün 'Soma Cinayeti' davasının görülmesi ,karar verilmesi, adaletin yerine gelmesi bekleniyordu. Karar ertelendi. Şaşırdınız mı?..
Geçen bir yazımdaki sonsöz: 'Yüzleşmediğiniz karanlık, kaderiniz olur!..'
Böyle kader, olmaz olsun!..
Alpaslan ÇEPNİ