15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) dahil Türkiye'nin dört bir yanında kurulu 33 asker hastanesi 17 Ağustos 2016 tarihli OHAL Kararnamesi ile kapatılarak Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne devredildi. TSK bir anda hastanesiz kaldı. Askeri hastaneleri kapatarak, TSK'ni askeri hastanesiz bırakmanın doğru bir karar olmadığı dile getirilmiş olmasına rağmen kimse dinlemedi. Darbe girişimi nedeniyle ortada bir suç veya suçlu varsa ki var bunu cezalandırmanın yolu askeri hastaneleri kapatmak olmamalıydı.
Sonuç olarak askeri hastaneler kapatılarak askeri tıp alanında büyük bir boşluk yaratıldı. Oysaki askeri tıp ,sivil tıptan çok farklı dallarda daha ağır vakalara tedavi ve teşhiste profesyonel çözümler üretebilen özel bir ihtisas ekibinden oluşuyordu. Ne yazık ki askeri tıp, sivil tıptan farklı düşünülmeden hareket edildi . Askeri sahada gelişen hayati yaralanmalar ve kırıklar konusunda, askeri cerrahi alanında uzmanlaşmış askeri doktorlar, askeri hemşireler ve diğer yardımcı personel askeri hastanelerden yanlış bir kararla sivil hastanelere devredildiler. Yıllarca bomba, mayın ,yanık, kurşun yarasını ve diğer hastalıkları tedavi etmiş olan askeri uzman doktorlar kendi uzmanlık alanlarından uzaklaştırılmış oldular. Gerçekten dünyada alanında en başarılı ve en iyi askeri doktorlara sahip bir Ordumuz ve kendisine ait hastaneleri varken dünyada askeri hastanesi olmayan bir Orduya sahip olduk. Kahraman Ordumuzun askeri tıp alanındaki bütün bilgi birikimi adeta sıfırlandı. Uzun yıllardır bölücü terör örgütü ile sahada her şart altında mücadele eden kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri artık askeri hastaneleri ve yeteri kadar Uzman sağlık personeli olmadığı için yaralanmalar da ,kırıklarda ,uzuv kaybında doğru tedaviye zamanında ulaşmakta ciddi zaman kaybı yaşamaya başlamıştır .Bu durumun zamanında uzman sağlık personeline ulaşılamaması nedeniyle şehit sayımızı artırdığı bile iddia edilmektedir. Tedaviye ulaşmada zaman kaybına neden olan bu uygulamalardan vazgeçilerek Sahra ve yerleşik hastaneleriyle yeniden askeri hastaneler Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde her türlü modern tıp cihazlarıyla yeniden açılmalıdır. Bu sadece bir ihtiyaç değil bir mecburiyettir. Çünkü askeri hastaneler aynı zamanda Türk Milletinin sivil hastaneleridir. Her türlü afet ve felaketlerde Askeri Sahra hastanelerimizin Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerimizin bütün imkanlarıyla birkaç saat içerisinde sahada olduğunu unutmuyoruz. Yaşadığımız 6 Şubat 2023 büyük deprem felaketi bir kez daha hepimize göstermiştir ki ,askeri sahra hastaneleri ve askeri sağlık personeli olmadan büyük felaketlere ve büyük afetlere anında ve zamanında müdahale etmek pek mümkün ve kolay olmuyor. Eğer askeri hastanelerimiz açık olsaydı her an en zor şartlarda görev yapmaya hazır ve hazırlıklı personelin ve ekipmanın en geniş deprem sahasında bile pek çok noktada daha depremin ilk saatlerinde askeri sahra hastanelerini kurması ve faaliyete başlatması mümkün olabilirdi. Elbette Sağlık Bakanlığı gereken uzman sağlık personeli ve malzeme desteğini deprem bölgelerinde tüm ekipmanlarıyla ve uzman ekibiyle sahada birlikte veriyor. Çok sayıda Sahra hastanelerini de kuruyor. Ama burada önemli olan zamanı en hızlı şekilde kullanabilen depremin ilk saatlerinde ihtiyaç duyulabilecek Sahra hastanelerini, ilaç ve malzemeyi ekipmanları , uzman tıp personeliyle birlikte gecikmeksizin bir çok noktada birkaç saat içerisinde devreye sokabilmektir. Böylesine büyük bir felakette en zor şartlarda görev yapmaya eğitimli ve alışık tüm personeliyle Sahra Askeri Hastanelerinin de sahada olması çok daha doğru olurdu. Elbette sivil doktorlar sivil sağlık personeli de depremde sahada olacak. Keşke kelimesini hiç sevmiyor ve çok sevimsiz buluyorum hayatımda en az bu kelimeyi kullanmak istiyorum. Ama bu kelimeyi kullanmak zorunda kalıyoruz. Keşke Askeri Hastaneler kapatılmasaydı. Bu büyük felakette Askeri Sahra Hastaneleri ve personeli de daha çok sayıda yaralı vatandaşımızın tedavisine ve hayata tutunmasına büyük bir destek ,katkı ve umut olurdu.
Yaşadığımız her depremden sonra olduğu gibi 6 Şubat 2023'de 10 ilimizde birden aynı anda yaşanan büyük deprem felaketinden sonra da çıkarılacak ve alınacak çok dersimiz olduğunu yaşayarak görüyoruz. Keşke bu büyük deprem felaketlerini yaşamadan tedbirlerimizi doğru kararlarla zamanında alabilmiş olsaydık, daha az kayıp ve daha az hasarla yaralarımızı daha hızlı sarabilirdik demek kadar acı veren bir şey yok. Askeri Hastanelerimiz şu an açık olsa keşke! Askeri ambülans uçaklarımızla, askeri hastane gemilerimizle daha çok yaralı kurtarma imkanımızın olması daha iyi olmaz mıydı?
Hiçbir şekilde sivil sağlık personelimizi yok saymıyoruz bu büyük felakette gösterdikleri insan üstü tedavi etme şifa dağıtma yaralı kurtarma çabalarını takdirle karşılıyor hepsine minnettar olduğumuzu ,çok şey borçlu olduğumuzu ifade ediyoruz. İyi ki varlar!. Allah tüm sağlık personelimizin ve felaket bölgesinde şifa bekleyen ,tedavi gören yaralılarımızın ve hastalarımızın yar ve yardımcısı olsun. Bir daha hiçbir şey için keşke demek istemiyoruz. Şimdi tarifsiz acı ve üzüntü yaşıyoruz.