Belediye başkan adayları öyle veya böyle belirlendi. Kimileri çok tartışıldı kimileri hiç tartışılmadı ve hepsi sahaya çıktı. Mücadele bundan sonra her geçen gün biraz daha netleşecek ve ister istemez biraz daha şiddetlenecek. Şiddet kelimesini asla fiziki planda kullanmadığımı ve bunu hiçbir şekilde görmek istemediğimi söylememe gerek var mı?
Artık bugünden sonra her adayın kendi seçim bölgesi için neler düşündüğünü, nasıl bir başkanlık anlayışı sergileyeceğini anlatacağı, plan ve programını ortaya koyacağı yeni bir sürece gireceğiz. Sanırım ya bu hafta sonu ya da en geç önümüzdeki hafta ortalarında tüm projeler kamuoyuna sunulmuş olur.
Bu hafta bir taraftan adayların plan, proje ve programları belirlenirken diğer taraftan da partilerin belediye meclis üyeleri netleşecek. Yaklaşık 300 kişinin adının yer alacağı liste Şubat'ın 19'unda yani önümüzdeki haftanın ikinci işgününde seçim kurullarına teslime dilecek.
Belediye meclis üyesi listeleri çok ciddi tartışmalara ve pazarlıklara konu olacak gibi. Hele de büyükşehir belediye meclisine gitmeyi sağlayacak üst sıralar söz konusu olduğunda bu çekişme daha da şiddetlenecektir. Yazının başlığında kullandığım 'asıl kavga şimdi' ifadesi bu listeler içindi.
Bir takım pazarlıkların hoş olmayan dedikoduları giderek daha fazla konuşuluyor. Dedikodulara bakılırsa pazarlıklar sadece meşru organlar arasında değil hiçbir resmi sıfatı olmayan insanlarla adaylar arasında ve meclis üyeliğinden öte başkan yardımcılıklarını ve müdürlükleri ve hatta işçi kadrolarını da kapsıyor.
Bunlar çok çirkin söylentiler. Umarım doğru çıkmazlar, umarım konuşulmuş olsa bile gerçek olmazlar. İdeallerin pazarlık konusu yapılması ne demokrasiyle ne de mensubu olmakla gurur duyduğumuz milletimizin ve dinimizin ahlakıyla bağdaşır.
