Ne güzel masaldır 'hakların en güzeli kuvvetlinin hakkıdır' diye başlayan kurtla kuzu masalı. Çok yaygındır, bilinir ama anlatılmasında hiç beis yoktur hatta tam da zamanıdır.
Kuzu küçük, kuzu zayıf, kuzu masum ve kuzu susuz, susuzluğunu gidermek için dereye iner. Dere pırıl pırıl, su buz gibi ve su tertemiz, edebiyle adabıyla başlar içmeye. Akıntının ben diyeyim elli siz deyin yüz adım yukarısında bir de kurt var. Hem susuz hem aç ama dahası kuzudan çok güçlü çok kuvvetli. Yiyecek kuzuyu, yiyecek de bir bahane lazım. Fırlar gider, dikilir kuzunun başına 'bre utanmaz' der 'sen ne cüretle benim suyumu bulandırırsın?' Kuzu tir tir titrer 'aman efendim, yaman efendim etmeyiniz eylemeyiniz, siz yukarıdasınız ben aşağıda, nasıl bulandırırım sizin suyunuzu' diye savunmaya çalışır kendisini. Kurt daha bir hiddetlenir 'hem de inkar ha, sen geçen sene de işlemiştin bu haltı…' Zavallı kuzu boşuna anlatmaya çalışır daha doğalı birkaç ay olduğunu ama nafile, kurt yemeyi kafasına koymuştur, yiyecektir, kurt güçlüdür. Boşuna mı 'hakların en güzeli kuvvetlinin hakkıdır' demişler?
Dün Erhan Usta'nın 'MHP'den ihraç edildiği' haberi gündeme düşünce bu masal da benim aklıma düştü. Bu yazı ne bir Erhan Usta savunması ne de bir MHP eleştirisi. Bu sadece bir durum tespitidir ve olanlar tam da bu masalda anlatılanlar gibidir. MHP Disiplin Kurulu'nun ihraç kararını okudum, parti tüzüğünün ilgili maddeleri bana biraz fazla zorlanmış gibi geldi. Bakalım MHP'nin kendi camiasında nasıl karşılanacak ve Erhan Usta yasal haklarını nereye kadar kullanacak?
AH ŞU CHP
CHP'nin Samsun'da iddialı olduğu bir tek büyük ilçe var, Atakum. Bir zamanlar büyükşehri de yöneten CHP artık Atakum ve biraz da Yakakent dışında hemen hiçbir ilçede ciddi bir iddia taşımamaktadır.
Diğer ilçelerin kiminde aday bulamayan kiminde ise sadece bir adayı olan CHP Atakum'da tam bir karmaşa yaşıyor. Resmen altı aday adayının olduğu ayrıca gayrı resmi adayların da 'istemem ama yan cebime koy' mesajları verdiği Atakum'da başkan adayının açıklanması Parti Meclisi'nde anlaşma sağlanamadığı için ikidir erteleniyor.
Cumhur İttifakı'nın büyükşehir adayı elli gündür sahada, ilçe adaylarının da bu hafta sonu açıklanacağı biliniyor. Ben, hala kendi tartışmalarını bitirememiş, bırakın ittifakın diğer partisiyle anlaşmayı, kendi içinde bile anlaşmayı sağlayamamış CHP'nin bu halini anlamakta zorlanıyorum. Sanki belediyelerin hali pür melalini bildikleri için yönetimi üstlenmek istemez gibiler. Ne dersiniz böyle bir ihtimal söz konusu olabilir mi?