n
n n Olmaz ama farz-ı muhal bir vali elinde bir süt paketiyle bir sınıftan içeri girse ve Çocuklar Kemal Kılıçdaroğlu amcanız süt içen çocukları çok sever; siz de Kemal amcanızı seviyorsanız süt için ya da Bakalım kimler süt içerek Devlet Bahçeli yi mutlu etmek isteyecek deseydi neler olurdu? Daha doğrusu neler olmazdı? Kopacak kıyameti düşünmek bile istemiyorum.
n n
n n Zaten böyle bir şey olmadı ve olmaz da. Ama bir başka olay oldu; bir vali bir sınıfa girdi ve Çocuklar Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan süt içen çocukları çok sever, siz de onu sevindirmek için süt için dedi. Ne vali açığa alındı ne bir soruşturma açıldı ne devlet katından ne basından ne de sivil kesimden en ufak bir tepki geldi.
n n
n n Bizde veya genel olarak şarkta eylemin içeriği değil kime karşı ya da kimden yana yapıldığı önemlidir. Benden, bizden, bizim ekipten yana ise o eylemi alkışlarız, çok göze batan bir eylemse en azından sessiz kalarak geçiştirme yolunu seçeriz. Ama bize, bizim ekibe, bizim partiye ve bizim lidere değil de onlara, onların partisine, onların liderine karşıysa o hareket; o zaman da ya çılgınca destekler, ellerimizi patlatırcasına alkışlarız ve eğer eylem hakka, hukuka ve genel ahlaka çok aykırı ise o zaman da işi sükutla geçiririz. İlkelere göre değil maslahata göre hareket eden insanların ve toplumların utanılası kader yazgısıdır bu kemiksiz, kimliksiz ve kişiliksiz tavır.
n n
n n Şarka has bir başka hastalık da sebatsızlık ve birinin kayığından ilk fırtınada inip bir başkasının kayığına sığınmak ve kimin kayığına binilirse onun türküsünü çığırmaktır. Bir davaya inanmak, bir dava için yola çıkmak ve bir bayrağı bir süre de olsa en önde taşımak ve hatta kadronun liderliğine kadar yükselmek her kişinin elde edebileceği bir şans ve bir onur değildir. Bu zordur ama daha zor olanı o şansın kazandırdığı onura layık olabilmek ve onu sonsuza kadar koruyabilmektir. Kavga alanını terketmemek ve beraber mücadele verilen kadroyu satmamak ve geçmişe kara çalma, geçmişte övdüklerine sövme ve geçmişte sövdüklerine bugünlerde övgüler düzmek ya da biraz kaba olacak ama daha net şekliyle yalakalık yapmamaktır.
n n
n n Tamam, en koyu mutaassıplar dine en son girenlerden(ihdida edenlerden) çıkarmış doğrudur ama, taassup ille de bir adamın küçülmesi anlamına gelmez, gelmemeli. Yeni dine sıkı sıkıya sarılmak, yeni camaate sadakatte önde olmak, bunların hepsi doğrudur lakin yeni lideri haşa ilah yerine koymaya kalkmak ve Mehmet Akif in tabiriyle gelenin hatırı için geçmişe sövmeyi ne anlamak ne de insanlıkla izah etmek mümkündür.
n n
n n Bu tavır insanın yeni camiasında belki bir süre prim yapmasını, şahsi ikbal basamaklarını hızla tırmanmasını sağlayabilir ama bu tavır aynı zamanda o insanı manen yer bitirir. Erdemi tartacak terazi ve yokluğunu telafi edecek servet henüz bulunmamıştır. Tarih zenginleri, kurnazları ve dönekleri alkışlamaz. Tarihin alkışladığı kahramanlardır ve onların asıl erdemi dik duruşlarıdır, dünüyle bugünlerinin, bugünleriyle yarınlarının aynı düz çizgide seyretmesidir.
n