n Şehit yakını kimliğimle söylüyorum; herkes iyice bilsin ki İmralı görüşmeleri, şehitlerin ailelerini en çok üzen ve en çok rencide eden gelişmelerdir. Bunları ne laf olsun diye ne de birilerine muhalefet olsun diye söylemiyorum. Yaşadığımız o tarifsiz acıyı kamuoyu ile paylaşmak, şehit annesi olan annemin feryadını ve haklı sitemini duyurmak için yazıyorum.
n n
n n 76 yaşındaki annem, tam 21 yıldır gecesini gündüzünü şehitlikte geçiriyor, bütün ruhu şehit kardeşimle birlikte! Bu kesinlikle bir abartma değil, yaşadığımız gerçektir. Bu nasıl iş demeyin, yaşamadan anlatılamaz. Bunun ne demek olduğunu hiç değilse bir kez olsun bir düşünün, empati yapın. Bakalım neler hissedeceksiniz. Annem elinden ve dilinden Kur anı Kerim i hiç düşürmüyor. Şehit oğlum, huzur içinde kabir azabı çekmeden rahat uyusun diye sürekli dua gönderiyor… Biliyor ki, şehit annesi olmak kolay değil. Biliyor ki bu vatanda huzur içinde yaşıyorsak şehitler sayesindedir. Bu vatana ihanet edeni, bu vatanı bölmeye çalışanı, bu vatanda kardeşi kardeşe vurduranı, bu vatanda ayrılık yaratanı asla affetmiyor. 7000 den fazla kınalı kuzunun katili Öcalan’a itibar edip onu İmralı’da muhatap alanlara da sitem ediyor.”Kurttan kuzu olmaz “diye isyan ediyor. İmralı görüşmecileri şehitlerimizi hatırlıyor mu? diye soruyor. Ama kimse o yaşlı şehit annesinin ne dediğini neyi sorguladığını dinlemiyor bile... Şehit annesi olan annem, ’barışa karşı gelen barış istemeyen şehit anneleri değil’ diyor… Eğer birileri hala şehitlerimizin katili terör örgütünün dayatmaları ile hareket edecekse, terörle masaya oturup pazarlık yapacaksa onun adı barış olmaz, onun adı tehdide razı gelmek teröre prim vermektir. Terörün dini ahlakı, namusu, sözü olmaz. Terör kalleştir, terör acımasızdır, terör fırsatçıdır. Terörle masaya oturmak şehitleri unutmaktır, şehitleri unutturmaya çalışmaktır. Devlet, şehit annesine senin katilinle pazarlık yapıyorum diyebilir mi? Eğer devlet terör örgütünün lideri ile görüşüyorsa, görüştürülüyorsa şehit annelerinin isyan etmesini kimse barış karşıtlığı olarak algılamasın. Çünkü bugün artık kimse şehitlerin neden şehit düştüklerini sorgulamıyor.Gerçeği paylaşmak kimsenin işine gelmiyor. 7000 kınalı kuzunun son 30 yılda neden şehit düştüklerini hatırlamıyoruz. 7000 genç insan BDP’li bir milletvekilinin dediği gibi vatan ve bayrak diyerek boşuna şehit düşmüş olabilir mi? Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, İmralı’daki görüşmelere ilişkin bir değerlendirmesinde, İnsanlar bize terörü bitir diyor. Nasıl bitirirseniz bitirin, kanı durdurun, gözyaşını dindirin diyor. Bunun yöntemi şöyle olsun, böyle olsun demiyor dedi. Bu açıklama ucu açık bir açıklama değil mi?İktidar olmak her yolu meşru saymak mıdır?Terörü bitirmenin yolu; terör örgütü başı ile pazarlık yapmak değildir. Kimse böyle bir yola tepkisiz de değil.Tepki gösterenleri yok sayanlar, İmralı’da acaba ne kadar başarılı olacaktır?
n n
n n Maalesef İmralı süreci önemli değerlerimizi yitirdiğimiz bir süreçtir. Şehitlerin neden şehit düştüklerinin hatırlanmadığı ,şehitlere ahde vefanın unutulmaya başlandığı birçok değerimizi yitirdiğimiz sonu karanlık bir süreçtir. Şehit annelerinin yüreğini sızlatan canını acıtan bu süreç, terör yandaşlarına moral ve güç verirken, şehitlerin annelerini kahretmektedir. Buna yaşayarak tanığım. Annemin İmralı süreci ile ilgili haberleri izlerken verdiği anlamlı tepki görmezden gelinerek; bu süreci devam ettirmek hakta kalmaktır, hukuku çiğnemektir. Hakkı gözetmeyerek, hukuku çiğneyerek huzur ve barış olmaz. Başbakanımız şehit ailelerini üzecek bir şey yapmam diyor. Ama bir gerçek var ki, İmralı görüşmeleri bizi çok üzüyor. Annem gerçekten çok üzülüyor. Kimse unutmasın ki şehitlerin hakkı bir gün herkesin yakasına yapışır, bunu ödemek kolay değildir. İmralı trafiği hızla devam ederken, ”Ben şehitlerin hakkını ödeyebilirim “kim diyebilir ki!
n n
n