n
n n Tarih 14 Ağustos 2011; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Sakarya Şehir Meydanı nda partisinin mitinginde konuşuyor: “Vergi vermediler diye Dersim köylerini kim bombaladı? CHP bombaladı. O zamanki Cumhurbaşkanının emriyle. Kimdi? İsmet İnönü CHP’nin başındaydı. 20 bin, 30 bin, 40 bin, 50 bin kişinin yargısız infaz edildiği söylenir. İnsaf ya...”
n n
n n Yargısız infazdan kasıt nedir? Güvenlik kuvvetleriyle çatışırken ölen asiye ne zamandan beri “yargısız infaz kurbanı” gözüyle bakılıyor? Neyse, geçelim bunu ama şu sayıya ne diyeceğiz? 20 bin mi, 30 bin mi, 40 bin mi, 50 bin mi? Hangisi; yoksa daha mı fazla? Sayıyı 70, 80, 90, 100 bine kadar çıkaran hatta 100 binden fazla söyleyen siyasi Kürtçüler de var ama onlar topluma karşı sorumluluğu olmayan ya da o sorumluluğu duymayan sıradan insanlar? Sayın Erdoğan öyle mi? O başbakan; icranın en tepesindeki insan. Onun söylentilerle değil resmi belgelerle konuşması lazım.
n n
n n Onu da yapıyor Sayın Başbakan; 23 Kasım 2011’de partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında 8 Ağustos 1939 tarihli bir belgeden bahsediyor ve altında zamanın İçişleri Bakanı Faik Öztrak’ın imzası bulunan o belgeye dayanarak ölü sayısını “13.806” olarak açıklıyor. Partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında konuşan Recep Tayyip Erdoğan Sakarya Şehir Meydanı nda konuşan Recep Tayyip Erdoğan’ı tekzip ediyor. Başka bir ifadeyle 20 bin, 30, 40 bin, 50 bin yargısız infaz söylemini çöpe atıyor.
n n
n n Başbakan’ın 13.806 ölü sayısına dayanak yaptığı belge de araştırmacılar tarafından oldukça şüpheli bulunuyor. Devletin Dersim Arşivi adlı 1.120 sayfalık kaynak kitabın yazarı araştırmacı Serap Yeşiltuna” BCA, MMK,(030.10)/11.715.30)- kodlu katalogda yer alan söz konusu belgenin “Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi’nin genel sistemiyle önemli bir uyumsuzluk gösterdiğini” belirterek, “Böyle bir belge ya yazıldığı söylenen zamandan önce yani yazılmadan önce arşivlenmiştir; ya bu belge için arşivlenme kuralları istisna olarak ihlal edilmiştir ya da gerçekte böyle bir belge hiç yazılmamıştır. Bu garip durumun yanı sıra anılan belgedeki ölü isyancı rakamlarının, günlük askeri raporlardaki rakamların toplamıyla tutmaması daha doğrusu çok yüksek olması belgeyi daha da şüpheli hale getirmektedir” demektedir.
n n
n n Tarafsız araştırmacılar 1937-38 ve hatta 39 dahil tüm tedip ve tenkil hareketlerinde ölü ele geçirilen asi sayısının 2- 3.000 civarında olduğunda hemen hemen ittifak etmektedir. Bütün bilgi ve belgeler Sayın Başbakan’ın masasında ve elinin altındadır. Net rakamları halka açıklamak onun görevidir. Tarihimizin bir döneminin yalanların, isnat ve iftiraların tahribinden kurtulması ve gerçeklerin ortaya konması için buna zaruret vardır. Söylentilerin ya da edebiyatçıların abartılarıyla tarih hakkında hüküm inşa etmeye kalkmak sorumsuz yazar-çizerlerce ya da sıradan kasaba siyasetçilerince bir tarz olarak benimsenebilir ama devlet adamı tarzı değildir.
n n
n n Sayın Başbakan, aynı konuşmada “sadece 100 adet bastırılarak ve zata mahsus(kişiye özel) olarak belli yerlere gönderilen bir rapordan” bahsediyor ve bazı pasajlar okuyor. O bahsettiği rapor 1933 yılı sonu ya da 1934 başlarında İçişleri Bakanlığı Jandarma Umum Kumandanlığı nca bastırılmış ve devletin tepesindeki 100 kişiye gönderilmiştir. Saklı gizli değildir; Sayın Başbakan açıklamadan çok önce kitap olarak yayınlanmıştır. İsteyen istediği an bulur. Bizde de var o kitaptan. Biz de yarın o kitaptan bazı bilgileri sizlerle paylaşırız inşallah. Bakalım Osmanlı Dersim’e nasıl bakmış; bakalım Dersim gerçeği ne imiş ne değilmiş?
n n
n